Halkların Demokratik
Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Sayın Selahattin Demirtaş, 19 Aralık
2014 tarihindeki HDP Mardin İl Kongresisi’nde, 19 Aralık 1978 Maraş
Alevi katliamını “kutlamak”(!) için bir süre önce bildiri dağıtan
faşistleri hedef alarak: “Hangi insan evladı, insanlıktan şu kadar
zerrece nasibini almış hangi insanoğlu bir katliam günü, ‘Gelin
kutlayalım bu katliamı!’ diye bildiri dağıtabilir? Bunu faşizmle de
açıklayamazsınız. Hayvanlıktır başka bir şey olamaz! Bunu yapanlar insan
olamaz sadece hayvanlıktır!” şeklinde konuştu.
Bir
özgürlük savunucusu olarak Maraş katliamını lanetliyorum! 19 Aralık
2000'de devletin dört duvar arasında görünmez alevlerle yakarak
hayatlarını söndürdüğü devrimcilere yapılan katliamı lanetliyorum!
Roboski katliamını lanetliyorum! Madımak katliamını lanetliyorum! Ve
faşizmi lanetlerken faşist ideolojiyi deşifre ediyorum: Irkçı ideoloji için bir grubu yok etmeyi meşrulaştırmanın en kolay yolu o grubu “insan”dan uzaklaştırmak olmuştur.
Neden ırkçı Nazi ideolojisi; Yahudileri, Slavları, Çingeneleri ve
Afrikalıları “untermenschen” yani “altinsan” olarak tanımladı? Böylece
onları hayvana yaklaştırmışlardı ve hayvan öldürmek sorun değildi(!)
Çünkü insan, hayvandan üstün tutuluyordu. Türcülük yani insan menfaati için hayvana uygulanan ayrımcılık, faşizmin en eski formudur.
Irkçı ideolojinin temelinde türcülük yer almaktadır.
Tarihte; ırkçıların, insana yönelik faşizmi başlatmaları için yapmaları
gereken şeyin, hedeflerindeki grubu, “insan statüsünden çıkarmaları”
eylemi, bize, faşizmin olgusal olarak çoktan var olduğunu (hayvanlar
üzerinde); yapılan yegâne şeyin, faşistlerin, hedef kitlesini
genişletmek olduğunu göstermektedir. Bir ayrımcılık türü olan
ırkçılığa başka bir ayrımcılık türü ve ırkçılığın kaynağı olan türcülük
içeren bir söylemle karşı durulamaz.
Türcülüğü ırkçılıktan ya da ırkçılığı türcülükten ayrı düşünemeyiz.
İşte bu yüzden hayvan özgürlüğü, insan özgürlüğü tek dava tek
mücadeledir! Kürt halkının ve tüm halkların özgürlüğünü savunarak;
ırkçılık, cinsiyetçilik, engelli ayrımcılığı, yaşçılık, lgbti
ayrımcılığı ve her türlü ayrımcılığa karşı olarak Sayın Demirtaş’ın
“hayvanlığı” hakaret olarak kullanarak “türcülük” yaptığını telaffuz
ediyor, bu hususta kendisinden bu yazıyı okuyarak düşüncelerini yeniden
değerlendirmesini ve hayvanlardan özür dilemesini talep ediyor ve kendisini veganlığa davet ediyorum.
İnsan özgürlüğü için hayvan özgürlüğü; hayvan özgürlüğü için insan özgürlüğü kaçınılmazdır ve birbirlerinden ayrı düşünülemez.
İnsan-dışı-hayvanlar, tıpkı insan gibi hissedebilir (acıyı
hazzı bilen) canlılardır. Acıyı, mutluluğu, tutsak edilmeyi, hazzı,
ıstırabı ve stresi bilirler; sinir sistemleri vardır. Hiçbir hayvan; mal
ve kaynak, yiyecek ve içecek, kıyafet ve aksesuar, kozmetik ve medikal
ürün, denek ve eğlence, ulaşım, spor ve kumar aracı değildir. Vegan olmak, hissedebilir bütün canlılara karşı âdil olmak ve ayrım yapmaksızın faşizmi bitirmek için başlama noktasıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder